ahlaki görecelik ne demek?

Ahlaki görecelik, ahlaki değerlerin ve normların kişiden kişiye, toplumdan topluma değişebileceği fikrini ifade eder. Bir başka deyişle, ahlaki doğruların, yanlışların ve değerlerin evrensel olarak kabul edilemez olduğunu, bunun yerine kişinin kültürel, sosyal, tarihsel ve bireysel faktörlere bağlı olarak belirlendiğini savunur.

Ahlaki görecelik, ahlaki değerlerin ve normların insanların kişisel tercihlerine, duygu ve inanç sistemlerine, kültürlerine ve toplumların değerlerine dayandığını savunur. Örneğin, bir toplumda belirli bir davranışın doğru veya yanlış olarak kabul edildiği durumlar başka bir toplumda tamamen farklı olarak değerlendirilebilir. Bunun yanı sıra, bir bireyin ahlaki değerleri de kişisel tercihlerine ve inançlarına bağlı olarak değişebilir.

Ahlaki görecelik, ahlaki nötralite olarak da adlandırılabilir çünkü hangi değerlerin doğru veya yanlış olduğunu belirlemek için nesnel bir ölçüt veya referans noktası yoktur. Bu nedenle, ahlaki görecelik eleştirmenleri, ahlaki değerlerin evrensel olarak kabul edilebilir olduğunu savunan ahlaki nesnellik fikrini destekler.

Ahlaki görecelik, ahlaki çatışmaların kaynağı olarak da öne sürülebilir. Farklı kültür ve toplumlar arasındaki değer farklılıkları, çatışmalara ve anlaşmazlıklara yol açabilir. Bu nedenle, ahlaki görecelik araştırmacıları, toplumların farklı ahlaki değerlerini anlamak ve kabul etmek için kültürel ve sosyal bağlamları dikkate almayı önemserler.

Ancak, ahlaki görecelik çözülmezlik sorunu doğurabilir. Eğer her bireyin veya toplumun kendi ahlaki değerlerini belirleme özgürlüğü olduğu kabul edilirse, ahlaki anlaşmazlıkların çözümü için objektif bir ölçüt bulunmamaktadır. Ayrıca, ahlaki görecelik, insan hakları gibi evrensel değerlerin varlığına meydan okuyabilir ve ahlaki sorumluluğu zayıflatabilir.

Sonuç olarak, ahlaki görecelik, ahlaki değerlerin ve normların kişiden kişiye, toplumdan topluma değişebileceği fikrini ifade eder. Bu anlayışın ahlaki çatışmalara ve çözülmezlik sorunlarına yol açabileceği gibi, kültürel ve sosyal bağlamları dikkate alarak değerleri anlama ve kabul etme açısından da önemli bir rolü vardır.